25 Haziran 2009 Perşembe

Mersin’in Nüfusu Azalıyor(mu)!

Selanik asıllı bir ailenin çocuğuyum. Babam burada doğmuş. Ailemizin neredeyse tamamı Mersinde yaşadı. Yaşamaya devam ediyor. İyileri, güzellikleri gördüğüm kadar kötü olanı da yaşadım bu şehirde.

Yani 35 yıllık ömrümde Mersinin çok değişikliğine, yenileşmesine tanıklık ettim.
Ancak ilk defa böylesini görüyorum.

Ben çocukken portakal bahçelerinin içerisinde koşup oynardık. İkinci çevre yolu ve üstü tamamen narenciye bahçesiydi. 70’li yıllarda Mersinin il geneli nüfusu 600 bin yoktu. 80’li yıllarda Mersin inanılmaz değişim yaşamaya başladı. Ülke genelinde yaşanan zor günlerinde belki etkisi vardı. Herkes Mersine gelmeye başladı. 80’li yıllarda ilk kez 1 milyonu aştı…

Mersin gerek demagojik anlamda gerek ekonomik gelişmeler veya diğer bazı faktörler göz önüne alındığında kabuk değiştirmeye başladı. Yeni iş alanları açılmasıyla yeni yüzlere tanış olmaya başladık. Kent kalabalık hale geldi.

Mersin limanı ile önce iç göç oluştu. Kent kırsalından Mersin Merkeze göçler başladı. Sonra Serbest Bölge kuruldu. Organize Sanayi Bölgesi kuruldu. İlçelerden ve yakın illerden Mersin Merkeze insanlar geldiler ve iş alanlarında hayatlarını kazanmaya ve burada yaşamaya başladılar.

Kaya Mutlunun son başkanlık döneminde Mersine dış göç müthiş arttı. Kent merkezinde yeni kırsallar, gecekondu bölgeleri oluşmaya başladı. Küçük ya da büyük pazarlama firmaları küçük atölyeler kuruldu.

Ticaret gelişti, yeni iş alanlarının yanında ihtiyaçtan doğan işletmeler türediler. Büyük kentlerin ortak kaderidir bu. Büyümenin birinci kuralıdır. İnsanlar bir kentte hele o kentte yaşıyorsa aradığı her şeyi bulabilmeli, kent tüm ihtiyaçlarını karşılayabilmeli.

Mersin bunu yaşıyor. Mersin büyüyor. Kent neredeyse Gözne yaylasına dayandı. Doğuda Erdemli neredeyse şehir merkezi olacak.

Batı Mersinde ve Kuzey Mersinde konut alanları son 10 yılda inanılmaz artış gösterdi.
Kent Merkezinde trafik içinden çıkılmaz bir hale gelmeye başladı. Yaya olarak bile bugün yolda yürümenin imkânsız hale geldiğini görüyoruz. Yoldaki insanları tanımak mümkün olmuyor.

2000 Nüfus sayımında Mersinin nüfusunun 1.641.400 olduğu açıklanmıştı. 2007 yılında adrese dayalı nüfus sayımı yapıldı. Çıkan sonuç 1.600 bile değil.

Belediyeler nüfusu oranında iller bankasından destek alırlar. Yatırımlar nüfusun yoğun olduğu ve artış gösterdiği bölgelere kayarlar. Bu inanılmaz sayım sonucu neticesinde Mersin bu önemli gelirlerden mahrum bırakılıyor.

Her şeye rağmen, sayılmayan veya saydırılmayan insanlar Mersinin yollarını kullanmaya, elektrik su ve benzeri faydalardan yararlanmaya devam ediyorlar. Bu insanların Mersine olan katkısı kişisel varlıklarıyla ve ürettikleriyle sınırlı. Resmi başka hiçbir getirisi olmayacak.

Sadece gelen para anlamında değil. İller Bankasının her açtığı kredi nüfusla bir şekilde ilintili. Mersin Büyükşehir Belediyesinin Hafif Raylı Sistem gibi projeleri nüfus gerekçe gösterilerek reddedildi.

Bu yanlışlık için valilik ve belediyeler düzeyinde girişimde bulunulmalıdır.
Mersinin il genelindeki nüfusunun 2 milyonun altında olmadığını iddia ediyorum.

Bu kentte doğup, büyüyen birisi olarak bu kentte yaşayan diğer insanların fark ettiği kadar ve belki daha net fark ediyorum artan kalabalığı.

Gazetelere, televizyonlara bazı haberler yansıdı. Yaklaşık 4 milyon seçmenin buhar olduğu belirtilen bu haberlerde eminim ki, önemli bir kısmı Mersinlidir!
Sipariş üzerine çıkartıldığını düşündüğüm Adrese dayalı nüfus sayımı sonucuna kesinlikle itiraz edilmelidir.

Hiç yorum yok: