25 Haziran 2009 Perşembe

Balık çiftliklerinde ortaya çıkan bir gerçek

Bugünlerde Mersinde yayın yapan gazetelerdeki bazı köşe yazarları Mersine kurulması planlanan Balık Çiftlikleri ile ilgili yazılar yazıyorlar. Anlaşılan O’ki Bodrum Seyahatinden çok etkilenmişler.
Biz “çok yanılmışız” diyorlar, aslında “zararlı değilmiş” diyorlar.
. . .
Hatta kimileri kulaklarına fısıldanan “biz Bodrum’dan kovulmadık, yatırım için geliyoruz” sözlerine öylesine inanmışlar ki! Mersin için trilyonlarca gelirden bahsediliyor. Bu gelir nasıl olacak?
. . .
Firmalar merkezlerini Mersin’e taşımayacaklar. Mersin’e yani firma kurmayacaklar.
Evet, istihdam sağlanabilir, belki taşımacılık sektörü bir nebze daha canlanabilir ama kimse Mersin için trilyonluk kazançtan bahsedemez.
. . .
Belki balık çiftliğini işleten firma trilyonluk kazanca sahip olabilir. Ayrıca hatalı bilgiler dolaşıyor etrafta. Bu gereksiz bilgi kirliliğini önlemek gerekiyor.
. . .
Bodrum seyahatinden etkilenen gazeteci arkadaşlar, balık çiftliklerinin kesinlikle zararsız olduğunu savunuyorlar. Bu konuda ikna edilmişler.
. . .
Hatta Bodrum’a seyahat düzenleyen bir firma, Küstük, yatırım yapmayacağız” sözüne alınmış olmalılar ki, aman küstürmeyelim diyorlar. Yatırım elden gidiyor diye üzülüyorlar.
. . .
Mersine balık çiftlikleri açmak isteyen firma yetkilisi “Biz Bodrum’dan kovulmadık” diyor.

Gazeteci arkadaşlar buna inanıyor. Oysa anlaşılıyor ki, gerçek hiçte öyle değilmiş.
Belki gerçekten adı geçen firma Bodrum ve çevresinden kovulmayanlar arasında olabilir. Ancak Bakanlık açıklaması kovulanlar olduğunu ve başka yer tespiti yapıldığını söylüyor.
. . .
Haber sitelerine düşen açıklamada da söylendiği gibi sadece Muğla bölgesinde faaliyet göstermekte olan 143 balık çiftliklerinden 126'sı ise Tebliğ kriterlerini sağlamadığından kapatıldı. Şimdi siz kimi kandırıyorsunuz derler adama…
. . .
Gerçeği öğrenmek için haberler.com sitesinde okuduğum Çevre Orman Bakanlığının yazısını okumak yeterli. Bakın ne diyor O yazıda…
. . .
“Çevre ve Orman Bakanlığı, 12 ilde tespit edilen toplam 267 balık çiftliğinin 191'inin gerekli şartları taşımadığı gerekçesi ile kapatıldığını bildirdi.
Çevre ve Orman Bakanlığı, balık çiftlikleri ile ilgili yaptığı yazılı açıklamada; denizlerde balık yetiştiriciliğinin önlem alınmazsa kirlilik kaynağı olabileceği, sudaki oksijen miktarının azalabileceği ve su kalitesi parametrelerinin bozulmasına neden olabileceği belirtildi.

İzmir-Muğla ve Antalya yörelerindeki balık çiftliklerinin yoğun olarak koy ve körfezlerde bulunduğu kaydedilen açıklamada; balık çiftliklerinin çevreye verdiği kirliliğin yerinde tespiti maksadıyla muhtelif zamanlarda incelemeler yapıldığı aktarıldı.
. . .
2005 ve 2006 yıllarında Muğla ili ve ilçelerindeki (Bodrum-Milas-Bozburun) balık çiftliklerinin bulunduğu deniz alanlarında 35 noktada ölçüm ve analiz yapıldığı belirtilen açıklamada; "Konu ile ilgili olarak 2872 sayılı Çevre Kanunu çerçevesinde, denizlerde yapılacak balık çiftliklerinin kurulamayacağı, hassas alan niteliğindeki kapalı koy ve körfez alanlarının belirlenmesi ile ilgili ilke ve esasların ortaya konulmasına yönelik olarak Bakanlığımız koordinasyonunda ilgili kurum/kuruluşların görüşleri doğrultusunda hazırlanan "Denizlerde Balık Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Tebliğ" 24.01.2007 tarih ve 26413 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir" denildi.”
. . .
Alın size resmi açıklama… Kimse Mersinin kaderi ile oynayamaz. Oynamamalı…
Bu kent turizme yönünü dönmüştür. Firma ismi hiç önemli değil, A firması da olur B firması da… Yatırım yapmak isteyen firmalar illa buraya balık çiftlikleri açmak istiyorlarsa buyursunlar, Mezitli, Tece, Karaduvar… Yıllardır yatırım bekliyorlar. Benim ısrarla söylemeye çalıştığım, Batı Mersin bu iş için uygun değildir.
. . .
Ayrıca neden illaki Balık Çiftliği… Bodrum Seyahatini düzenleyen firmanın başka alanlarda yatırımları da var… Buyursunlar otel ve konaklama tesisi açsınlar. Kim hayır diyebilir. Tam tersi.
. . .
Ancak “Bodrumdan kovulmadık” sözünün, Çevre Bakanlığının açıklaması ile doğru olmadığı gün yüzüne çıkmıştır. Hatta Mersine küstük gibi bir açıklama gurur kırıcıdır.
. . .
Trilyonluk yatırımı kaçırmayalım, tamam…
Tamam, ama geleceğimizi de bir hiç uğruna yok etmeyelim.

Hiç yorum yok: