23 Haziran 2009 Salı

Kürşat Tüzmen (Dervişin işi beklemek)

2007 seçimlerine giderken Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen’in Mersin Milletvekili adayı olduğunu duyunca ben dahil birçok Mersinli gerçekten çok mutlu olduk.

Açıkçası kendi adıma söylemeliyim ki, ben çok umutluydum. Neredeyse her dönem bakan çıkaran kentimiz Fikri Sağlar’dan sonra belki de ilk defa hizmet görecekti. Doğrusunu isterseniz yanıldığımı düşünmeye başlıyorum.

Sayın Kürşat Tüzmen seçim öncesi ve seçim sonrası türlü vaatler sıraladı. Birçoğu yıllardır benimde yazdığım ve birçok mersinlinin beklentilerini dile getiriyordu. 5T formülü olarak açıkladığı bu T’lerden henüz hayat bulan bir vaat olmadı.

Nakliye ve lojistik ve taşımacılık kenti olacağız dedi. İnandık. Kürşat Tüzmen Serbest Bölge’nin kuruluşunda emek harcayanların başında geliyordu. Mersin iş dünyası yakından tanıyor ve inanıyordu. Evet, Mersine bir lojistik üssü açılacak ancak bu bölgenin sadece ismi Mersin olacak. Çünkü TCDD tarafından açılacak lojistik üssü Yenicede olacak. Ve Yenice Mersin merkezden bayağı uzakta…

Sırf bu yüzden ne Lojistik üssünde çalışanlar nede iş yeri sahipleri Mersinin sosyal hayatına hiçbir katkı sağlamayacak. Yakınlıktan dolayı büyük ihtimalle Adana’da oturacaklar ve ticaret ve sosyal hayatın yanı sıra konut sektörü bile Mersin adına olumlu etkilenmeyecek. Mersin Lojistik platformunun kurulmasına öncülük ettiği Mersin lojistik üssünün akıbeti henüz belli değil.

Turizm kenti olacağız dedi, Mersine geldi yüzdü. Turizm kenti için umut verdi. İnandık.

Geldiğimiz noktada, bırakın yeni otel ve konaklama tesislerinin yapılmasını, Muğla ve Antalya’da turizme zarar verdiği için istenmeyen balık çiftlikleri Mersine taşınma kararı alınıyor. Ve söz konusu çiftliklerin bazılarının lisansının bile tahsis edildiği biliniyor.

Turizmin tam kalbine nükleer enerji santrali kuruluyor. Her ne kadar çevreye olumsuz etkisi pek olmasa da psikolojik bir rahatsızlık yaratacağı kesin.

Havaalanı dedi. İnandık. Yıllardır hayalimizdi. Yıllardır nice köşe yazısı yazıldı üzerine. Turizmin gelişmesi için havaalanı şarttı… Sanayi ve ticaret için havaalanı önemli bir ihtiyaçtı. Büyükşehir olmanın küçük bir göstergesiydi.

Başbakan bile Mersine geldiğinde Kürşat Tüzmen’in vaatlerinin üzerinden konuştu. Turizm, ticaret ve sanayinin olmazsa olmazı havaalanı yapılacağını başbakanın ağsından duyunca çok sevindik. Bir rüya gerçeğe dönmek üzereydi.

Kumkuyu’da yapılması düşünülen stol tipi havaalanının uluslar arası havaalanı şekline dönüştürülmesi konuşuldu. Vali, il özel idaresi, Kürşat Tüzmen bu bölgede arazi incelemesi yaptılar. Ancak artık Kumkuyu bölgesine uluslararası havaalanı yapımı diye bir şey yok.

Tarım kenti olacağız dedi. Tarıma dayalı sanayinin gelişeceğini söylemişti. Mersine başta Çinliler olmak üzere birçok yatırımı çekeceğini söylemişti. Şimdilik onlardan da bir ses çıkmadı.

Aradan geçen bunca zamanda Mersinde değişen hiçbir şey olmadı. Ne turizm adına bir adım atıldı, nede diğer sorunların çözümü konusunda bir çaba gösterildi. Çöp sorununu biz çözeriz diyordu ama bilinen bir şey gözlerden ırak tutuluyordu.

Çöp sorunu mahkemelikti ve mahkemelere hiçbir siyasi müdahale edemezdi. Ayrıca Büyükşehir açılan üç davayı da kazandı. Bu noktada Kürşat Tüzmen sadece yeni davaların açılmasını yapacağı aracılıkla engelleyebilir sanırım.

Umut fakirin ekmeğiymiş. Umarım yanılırım. Umarım Mersin hak ettiği yatırımları bu dönem alır. Ve bu söylenenler seçim söylentileri olmaktan çıkarak hayat bulur. Bekleyeceğiz ve göreceğiz.

Şimdilerde yerel seçim yaklaşıyor… Acaba diyorum, yerel seçim arifesinde yeni vaatler mi gelecek yoksa bir önceki vaatlerin icraata dönüşmesine mi şahit olacağız? Hala umudum yok mu? Açıkçası azalan bir umdum hala var.
Dervişin işi beklemekmiş!
Bekle ve gör demişler.

Bu yazı Güneyde İmece Gazetesinde 15.03.2008 tarihinde yayınlanmıştır.

Hiç yorum yok: